ATM değil interaktif banka!

BEĞENDİM

NCR Türkiye Genel Müdürü Yalçın Orhon’un “interaktif banka” olarak tanımladığı bu ATM’ler; görüntülü olarak müşteriyi yönlendiriyor, çek bozuyor, ıslak imzalı kredi kartı başvurusu kabul ediyor, şubeye hiç gitmeden nakit kredi veriyor…

Teknolojideki hızlı gelişme “self servis” kavramını giderek daha fazla yaygınlaştırıyor. Artık insanlar birçok alanda kendi işini kendi yapmayı tercih ediyor. Bu da gerek zaman, gerek maliyet gerekse verimlilik açısından önemli avantajlar getiriyor.
Günümüzde bankacılık hizmetlerinin yüzde 70’e yakını alternatif dağıtım kanallarından self servis olarak alınabiliyor. Bu kanalların başında da kuşkusuz ATM’ler geliyor. ATM deyince akla ilk gelen şirketlerden biri de NCR…
1884 yılında ABD’de yazarkasa üretmek amacıyla kurulan NCR, bugün yazarkasadan ATM’ye, büyük şirket yazılımlarından veritabanı uygulamalarına birçok ürün, hizmet ve çözümü bir arada sunuyor.
NCR’ın Türkiye geçmişi de oldukça eski. 1902 yılında distribütörü aracılığıyla Türkiye’ye giren NCR, 1952 yılında İş Bankası ortaklığıyla Türkiye’de şirket kurdu. 1991’te bu ortaklık sona erdi ve 2000 yılında genel müdürlük koltuğuna Yalçın Orhon oturdu.
28 yıldır NCR’ın Türkiye operasyonlarını yöneten Yalçın Orhon ile daha önce görev yaptığımız yayın organları için birçok kez görüşmüştük. Bu kez de grubumuz bünyesindeki PSM için görüşme talep ettik. Röportjımız gerek Türk bankacılığı gerekse NCR Türkiye açısından önemli bir dönüm noktasına denk geldi.
İşte başlık ve spotta duyurduğumuz 5’inci nesil ATM’nin ayrıntıları; bu sektörün duayenlerinden Yalçın Orhon’un beklenti ve değerlendirmeleri…

ATM’nin gelişimi nasıl bir süreç izledi?

ATM, başlangıçta sadece bir para çekme makinesiydi. Ardından para da yatırılabilir oldu. Sonra birçok bankacılık işlemlerinin bir arada yapılmasına imkan sağlayacak ölçüde geliştirildiler. ATM’ler ciddi anlamda verimlilik sağlayan makineler. Bankalar açısından baktığımızda, ciddi müşteri memnuniyeti sağlayan, zaman kazandıran bir teknoloji. Türkiye’deki nüfusun da bu teknolojilere alışması son derece memnuniyet verici.

42 bin ATM, Türkiye nüfusuna göre az bir sayı mı?

1 milyon nüfusa düşen ATM sayısına bakıldığında Avrupa’daki yoğunluğun altında olduğunu söyleyebiliriz. Ama son yıllarda Kuzey Avrupa ülkelerini yakaladık. Türkiye’de 76 milyon nüfus var. Buna göre 1 milyon kişiye düşen ATM sayısı 550 civarında. ATM sayısının azlığı veya çokluğu toplumdan topluma, bölgeden bölgeye değişiklik arz edebilir. Önemli olan hangi yoğunlukta yani ne kadar verimli kullanıldığıdır.

Bir ATM bankalar açısından kendini kaç yılda amorti edebiliyor?

Hemen hemen 1 yılda maliyetini çıkardığını söyleyebilirim. Yatırım olarak baktığımızda çok verimli. Tabii olaya sadece ATM üzerinden yapılan işlemlerin tutarı açısından bakmamak gerekiyor. Hızlı bankacılık hizmeti almanın sağladığı müşteri memnuniyeti de önemli ama bankanın kâr getirmeyen işlemleri şubeden çıkarması, yeni müşterilere satış imkanı sunması gibi avantajlar söz konusu. Biz de ATM’leri daha fazla sürelerde ayakta tutabilmek için müşterilerimize sürekli yenilikler sunuyoruz. Yeni yazılımlarla güncelliyor, yeni özellikleri kullanıma açıyoruz. Gerçek anlamda 7/24 hizmet veren bir teknoloji sunuyoruz.

ATM’lerde önümüzdeki dönemde başka ne gibi yenilikler göreceğiz? NCR’ın bu yönde bir çalışması var mı?

Evet, Türkiye’ye yeni bir ATM modeli getirdik. NCR, aralıksız Ar-Ge yatırımları yapan bir şirket. Yeni nesil ATM’miz de bu yatırımların bir ürünü. Halen 2 bankayla pilot olarak uygulamalarını test ettiğimiz bu modeli aslında “interaktif banka” olarak adlandırabiliriz. Duvara veya lobi tipi olarak monte edilebilen bu ATM, tasarımıyla da önceki nesillerden ayrışıyor. Ekranı dokunmatik, kasası duvarın içerisine monte edilebiliyor. NCR’ın bu nesliyle ATM teknolojisini maksimize ettiğini söyleyebilirim.

NCR’ın bu yeni ATM’leri şu anda hangi ülkelerde kullanılıyor?

Yurtdışında sadece Amerika’da var ve Bank of America, Well Fargo gibi büyük bankaların yanı sıra bölgesel bankalarda da kullanıyor. Henüz Avrupa’da yok…

Mevcutlardan farklı olarak ne gibi özellikleri var bu modelin?

Öncelikle şubeye hiç gitmeden; kredi başvurusunda müşteri imzalı formun doldurulmasına, banka onayından sonra tutarın hesaba aktarılmasına kadar tüm kredi sürecinin müşteri tarafından yönetilebildiği bir teknoloji sunuyor. Kredi başvurusunun kabulünün ardından formu imzalayıp ATM’ye koyduğunuzda ATM tarafından taranıp şubeye gidiyor. Onay verildiğinde de kredi hemen hesabınıza yatırılıyor.
Yeni nesil ATM’mizde çek de bozdurabiliyorsunuz. Anında kayda geçiyor. Bu işlemleri yaparken çağrı merkezi görevlisiyle görüntülü olarak konuşma imkanı da sunuyoruz. Kredi, kredi kartı, çek ya da başka bir konuda işlem yaparken karşınızda bir banka yetkilisi görmek istiyorsanız, bir tuşa basıp doğrudan çağrı merkezi elemanıyla yüz yüze gelebiliyorsunuz. Böylece aşama aşama hata yapma riski olmadan her işlemi yapabiliyorsunuz.

Bazı rakiplerinizin şube içlerinde, self servis ama gerektiğinde çalışan destekli benzer ATM uygulamaları var. NCR’ın bu yeni ürünü için de benzer bir sistem söz konusu olabilir mi?
Normal bir şubede verilen neredeyse tüm hizmetleri yeni nesil ATM’miz verebilecek kapasitede. Daha az müşterinin olduğu bölgelerde, şubeden küçük alanlara bu teknolojiyi kurup, gerektiğinde onu asiste edecek bir görevliyle birlikte hizmet vermek mümkün. Orada görev yapacak yetkili, gerektiğinde elindeki iPad veya benzeri cihazlarla onay vererek müşterinin tüm işlemlerini yapmasını sağlayabilir.

Bunlar ATM ise öncekiler neydi?

Bu modellere biz “interaktif banka” diyoruz. İçerisinde çağrı merkeziyle bağlantıdan tutun da iPad’le senkronizasyona kadar birçok entegre yazılım ve özellik var. Bu sayede geleneksel bankacılık veya şube kavramına yeni bir boyut getiriyor. Tabii “bu makineler gelince bütün şubeler kapanacak” diye bir yanlış anlaşılma olmasın. Böyle bir olasılık yakın bir zamanda mümkün değil. Biz banka müşterilerinin daha kolay ve daha hızlı işlem yapabilecekleri bir ortam sağlıyoruz. Ve bunu klasik ATM’lerden farklı olarak insanla yüz yüze olacak şekilde de mümkün kılıyoruz.

NCR’ın dünya ATM pazarındaki konumu nedir? Türkiye’de pazarın durumu ne, büyüme potansiyelini nasıl görüyorsunuz?

Dünyada pazar payımız yüzde 25’in üzerinde. Bizi lider yapan bu tablo yaklaşık 27 yıldır devam ediyor. Türkiye ATM pazarı son 3-4 yıldır yüzde 12 ile 15 arasında büyüyor. Bu oran Avrupa ülkelerinin hayli üzerinde. 76 milyon nüfusu olan, genç bir ülkeyiz. Bu genç nüfus da yavaş yavaş ekonomiye giriyor. Dolayısıyla ATM pazarındaki büyüme bizi şaşırtmıyor. Ancak yüzde 50 gibi bir büyüme de beklemiyoruz. NCR olarak Türkiye’de self servis teknolojilerin, özellikle ATM pazarının büyümesini gayet olumlu buluyoruz. Pazar payımızı daha da artırmak için çaba gösteriyoruz. 2013 sonu itibariyle Türkiye’deki pazar payımız yüzde 56.4. 2013 sonlarında ve 2014 başında rakiplerimizden ciddi pazar payı aldık.

Türkiye’de ATM’yi daha çok hangi işlemler için kullanıyor? Para çekme ve yatırma dışında diğer özelliklere ilgi düzeyi nasıl?

Elbette para çekme ve yatırma en çok kullanılan özellikler. Ama hisse senedi alım satımı yapanlar da var. Hatta Avrupa ülkelerinin bu tür kompleks işlemlere bizden sonra girdiğini söyleyebiliriz.

“DONANIMCIDAN YAZILIMCIYA DÖNÜŞTÜK”

NCR Türkiye Genel Müdürü Yalçın Orhon, ATM’nin geleceğin dünyasında da mutlaka önemli bir yer tutacağına inanıyor. Tabii özellikle mobil teknolojilerdeki gelişime bağlı olarak bu makineler de evrim geçirecek. NCR’ın Ar-Ge çalışmalarını ve yatırımlarını bu doğrultuda yaptığını vurgulayan Orhon, sözlerini şöyle sürdürüyor:
“NCR, 2012 ve 2013’te 5 şirket satın aldı. Bu satın almalar ağırlıklı olarak ödeme sistemleri, mobil bankacılık altyapısı gibi yazılımla ilgili alanlarda oldu. Grubumuz ABD’de alanında lider, dünyada ise ikinci sırada yer alan, ağırlama yani restoran sektörüne yönelik hizmet veren bir şirketi 1.2 milyar dolara bünyesine kattı. ATM’den çağrı merkeziyle görsel temas kurulmasını sağlayan bir yazılım şirketi de satın alındı. Geçen yıl kasım ayında, dünyanın en büyük mağazacılık yazılım şirketini 1.4 milyar dolar bedelle bünyemize kattık. Ayrıca Londra merkezli, ödeme sistemlerini de içine alan bir yazılım şirketi satın aldık. ABD’de faaliyet gösteren ve mobil internet bankacılığı hostinginde bir numara olarak tabir edilen bir şirket de grubumuza katıldı.
Bütün bu satın almalar, NCR’ın geleneksel görüntüsünde önemli bir değişime yol açtı. Daha önce donanım ağırlıklı ve yazılımla desteklenen bir şirketken; şimdi yazılım ağırlıklı ve donanımla desteklenen bir şirket haline geldik.”