DOLAR

33,9818$% 0.11

EURO

37,7251% -0.39

STERLİN

44,7272£% -0.19

GRAM ALTIN

2.726,78%-0,69

ÇEYREK ALTIN

4.501,00%-0,22

BİTCOİN

฿%

İmsak Vakti a 05:01
İstanbul HAFİF YAĞMUR 25°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Merkez Bankası nakit lojistiğine de el atmalı

Nakit taşıma işinin yüzde 60’ını özel şirketlere devreden bankalar, nakit yönetiminin yüzde 90’ını ise ellerinde tutuyor. Loomis Türkiye Başkanı Sarp Tarhanacı, bu konuda Merkez Bankası’nın öncülük yapması gerektiğini düşünüyor…
Bankaların aşçı, çaycı, temizlikçi çalıştırdığı dönemler mazide kaldı. Artık tüm bu hizmetler moda deyimle outsource ediliyor, bu işi profesyonel olarak yapan şirketlerden alınıyor. Ancak iş parayı yönetmeye gelince bankaların o kadar da istekli olmadıklarını görüyoruz. Oysa para taşıma ve nakit yönetimi de bankaların asli görevi değil. Özellikle ABD ve Avrupa ülkelerinde nakit taşıma ve nakit yönetimi on yıllardır özel şirketlere devredilmiş durumda. Kökleri 1800’lü yıllara dayanan Loomis de bu alanda dünyanın önde gelen şirketlerinden biri…
Loomis Türkiye Başkanı Sarp Tarhanacı, bankalar için verdikleri hizmeti ‘nakit lojistiği’ olarak tanımlıyor. Şirketin altın ve kuyum sektörü için verdiği hizmetlerse taşıma, gümrükleme ve saklama konularında yoğunlaşıyor. Nakit lojistiği derken, nakitin sadece taşınmasını değil depolanmasını, tasnif edilip bantlanmasını, güvenli bir şekilde ilgili yerlere ulaştırılmasını içeren entegre bir çözümden söz ediyoruz.
 
Nakitin yıllık maliyeti 1 milyar TL

Tarhanacı, bankaların nakit taşıma ve nakit yönetimini özel şirketlere devrederek ana işlerine daha iyi odaklanacaklarını düşünüyor. Aslında Loomis ve benzeri şirketlerin Türkiye’de hizmet verebilmesinin önü 2004 yılında çıkarılan Özel Güvenlik Kanunu’yla açıldı. O tarihten önce kurum ve kuruluşlar, silahlı ya da silahsız güvenlik elemanlarını kendi bünyelerinde istihdam etmek zorundaydı. Yeni kanunla bu tür hizmetler dışarıdan, özel şirketlerden de alınabilir hale geldi.
Bankaların nakit operasyonlarının yıllık maliyeti 1 milyar TL olarak hesaplanıyor. Tabii bu işin yatırım, istihdam ve diğer boyutlarını düşününce çok daha büyük maliyetler söz konusu. Bankalar bu işler için çok büyük yatırımlar yapıyor. Kıymetli eşyaları, nakiti taşıyacak zırhlı araçlara, silahlı güvenlik ekip ve elemanlarına, nakit işleme merkezlerine ihtiyaç var. Özellikle nakit işleme merkezleri milyonlarca dolarlık yatırım gerektiriyor. İçerisinde milyon dolarlık para sayma makineleri olan; sayma, ayrıştırma, tasnif etme, bantlama işlemleriyle tıpkı bir fabrika gibi çalışan merkezler söz konusu.
 
Merkez Bankası öncülük yapmalı

Peki bunca avantaja rağmen bankalar bu işi neden profesyonel şirketlere devretmekte isteksiz davranıyor. Sarp Tarhanacı, bu soruyu şöyle yanıtlıyor: “Aslında son 10 yılda para taşıma hizmetinin yüzde 60’a yakın kısmı özel şirketlere devredildi. Ancak nakit yönetimi dediğimiz paranın sayılması, işlenmesi, depolanması hala yüzde 90’lar civarında bankaların bünyesinde yapılıyor. Daha çok orta ölçekli bankalar, para taşıma ve nakit yönetimiyle ilgili hizmetleri dışarıdan alıyor. İlk 5’te yer alan bankaların çoğu ise bu hizmetleri kendi bünyelerinde yürütüyor. Gerçi bakıldığında gelişmiş ülkelerde de bu süreç yavaş yavaş gelişmiş. Merkez bankalarının konumu ve desteği bu süreçte etkili oluyor. Avrupa’daki çoğu merkez bankasının nakit taşıma şirketlerinin gelişimini teşvik ettiklerini, özellikle yakın çevrelerindeki işlemleri özel sektöre verdiklerini görüyoruz. Bu ülkelerde merkez bankaları, özel nakit taşıma şirketinin kasasında tuttuğu parayı rezerv kabul edip ilgili banka ya da kuruluşa ödemeyi yapıyor. Türkiye’de ise ancak para fiziki olarak Merkez Bankası’nın kasasına girdikten sonra transfer mümkün olabiliyor.”
 
En büyük risk yaya teslimatında

Loomis, nerede, ne zaman ve ne kadar nakite ihtiyaç olduğunu bazen bankayla birlikte bazen de kendi içinde belirleyip güvenli şekilde ihtiyacı karşılıyor. Bu bir şube veya ATM olabilir ya da bankanın çalıştığı perakende bir noktadan paranın alınıp kayıtlarına geçirilmesi olabilir.
Sarp Tarhanacı, Loomis’in müşterileri adına her türlü riski üstlendiğini, bu riskleri iyi yöneterek teslim sorumluluğunu eksiksiz yerine getirdiğini vurguluyor. Şirketin ülke ve risklere göre kullandığı farklı ekipmanlar, çözümler bulunuyor. Duman dedektörleri, boya atıcılar, özel para taşıma çantaları gibi… Tarhanacı, “Personelimiz silahlı, araçlarımız zırhlı ve her türlü saldırıya karşı mukavemetli. Bizim işte asıl risk yaya tesliminde ortaya çıkıyor. Araçtan teslim yerine kadar yaya güvenlik görevlilerinin riskini sıfırlamak için ekibimiz ilgili bölgede ön çalışmalar yapıyor, gerekli tüm önlemleri alıyor” diyor.


 
Altın taşımacılığında lider

Loomis Türkiye, altın ve değerli mücevher taşımasında lider konumda. Zaten Sarp Tarhanacı tarafından kurulup Loomis tarafından satın alınan Erk Armored Güvenlik Hizmetleri’nin uzmanlık alanı da altın ve mücevherat taşımacılığıydı. Tarhanacı, altın rafinerileri, altın madenleri, altın imalathaneleri, kuyumcular, toptancılar, perakendeciler, neredeyse tüm büyük kuyum şirketleri için taşıma ve saklama hizmeti verdiklerini anlatıyor. “Rafineriden çıkan külçe altının imalatçıya, imalattan çıkan takı ve mücevherin toptancıya, oradan da ihracat noktasına veya perakende mağazalara ulaştırılmasıyla ilgili tüm süreçte varız. Türkiye’de gümrüklü altın antreposuna sahip tek firma biziz” diyor.
Loomis Türkiye, dünyaca ünlü markaların Türkiye’de düzenlenen tüm fuarlarda sergilediği yüksek değerli mücevherler için taşıma, gümrükleme ve saklama hizmeti de veriyor. Tarhanacı, Loomis dışında bu alanda kasalama hizmeti veren başka firma olmadığını vurguluyor.
Loomis Türkiye’nin faaliyetleri nakit taşıma ve nakit yönetimi ile diğer hizmetler şeklinde sınıflandırılıyor. Diğer taşımalar altın, kuyum, döviz, çek ve diğer kıymetli evrak taşımacılığını kapsıyor. Bu diğer hizmetler hala şirketin cirosunda yüzde 50’nin üzerinde paya sahip. Ancak Tarhanacı, bankacılık için verilen hizmetlerin payının her geçen gün arttığına işaret ediyor.
Loomis’in verdiği hizmetin bedeli yapılan iş bazında belirleniyor. Taşınan, ayrıştırılıp sayılıp bantlanan nakitin miktarı, altın-mücevherin değeri, sevk edildiği bölgenin uzaklığı gibi parametreler etkili oluyor.
 
MARKET SOYGUNLARINA KARŞI SAFE POINT
 
Loomis, perakende işletmelerine yönelik “Safe Point” (Akıllı Makine) projesini Türkiye’de de yaygınlaştırmayı planlıyor. Şu anda bazı noktalarda pilot uygulaması başlatılan bu projeyle satış noktalarındaki kasiyerler, kasalarında biriken nakiti gün içerisinde Safe Point’lere yatıracak; nakit kasaya yatırıldığı an işletmenin internet hesabında görünecek; Loomis ekipleri Safe Point’lerde biriken nakdi toplayıp işleyecek ve en geç ertesi gün de kullanılabilecek şekilde işletmenin banka hesabına yatıracak. Tüm nakit, kasiyerler tarafından Safe Point’lere yatırıldığı andan işletmenin banka hesabına geçirildiği ana kadar sigorta güvencesi altında olacak.
 
VAHŞİ BATI’NIN EN HIZLILARI LOOMIS İÇİN ÇALIŞTI
 
Loomis’in kökleri 1800’lü yılların ortasına, Amerika’daki “altına hücum” dönemlerine kadar dayanıyor. Wells Fargo unvanıyla kurulan şirketin adı önce Ponny Express, ardından da Loomis’e dönüştü. Zırhlı at arabalarıyla altın taşımacılığı yapan şirket, o dönemde Wyatt Earp, Buffalo Bill, Bret Harte gibi Amerika’nın en hızlı silahşörlerini güvenlik görevlisi olarak istihdam etmesiyle tanınıyordu.
Loomis’in Avrupa ve diğer bölgelere yayılması ise 1900’lü yıllarda kurulan İsveçli güvenlik şirketi Securitas tarafından 2000’li yılların başında satın alınmasıyla başladı. Halen 17 ülkede 20 binin üzerinde çalışanıyla faaliyet gösteren Loomis, ağırlıklı olarak bankacılık ve kıymetli madenler sektörüne hizmet veriyor. ABD’de pazar lideri olan şirket, Avrupa’da da oldukça güçlü konumda.
Her gün 10 milyar euro değerinde nakiti işleyip nakleden Loomis, 6 bin 700 zırhlı araçla 100 bin müşteri noktasına uğruyor. Loomis çatısı altında müşteriler için kasalama yapılan yaklaşık 220 nakit merkezinde kağıt ve madeni paralar elden geçirilip işleniyor, müşterilerin nakit akışlarına yönelik analiz, planlama ve raporlama hizmetleri veriliyor.
Loomis, Türkiye’ye ise 2011’de Erk Armored Güvenlik Hizmetleri’ni satın alarak girdi. Bu şirketteki hisselerini Loomis’e satan Sarp Tarhanacı, küçük ortağı olduğu yeni şirketin Ülke Başkanlığı’nı üstlendi. Loomis Türkiye, halen 18 şube, 109 araç ve 356 çalışanıyla hizmet veriyor.

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.